Teen Vogue Röportajı - 31 Kasım 2011

Son DVD'nin çıkması hepiniz için büyük bir an ve bu tüm Harry Potter ilişkili olayların bittiği anlamına geliyor. Nasıl hissediyorsun?

Rupert: Bunun son olması çok garip bir şey. Çocukluğum Harry Potter oldu. Bütün filmleri sırayla izlemedim, ama hep televizyonda oluyorlar, bazen durup kendimi izliyorum, sanki o ben gerçek değilmiş gibi.

-Çekimlerin son günü nasıldı?

Rupert: Son gün çok duygusaldı. Aslında, bu kadar üzgün olmamız beni şaşırttı. Soyunma odamı topladığımı hatırlıyorum, orası çok uzun zamandan beri benimdi, ve orada 11 yaşındaki oyuncaklarım vardı. Sanırım robot bir kaplumbağa bile vardı.

-Sıradaki rolün olarak nasıl bir insanı oynamayı istersin?

Rupert: Zihinsel açıdan rahatsız ve psikopat birini oynamaktan çok hoşlanırdım!

-Setten bir şey alabildin mi?

Rupert: Çekimleri bitirdiğimiz zaman, Püfür'ü aldım. Privet Drive'ın numaralarını da söküp aldım!

-Bütün seride, senin için çekmesi en heyecanlı sahne hangisiydi?

Rupert: İlk film çok heyecanlıydı. Çok gençtim ve bu benim için tamamen yeni bir dünyaydı. 11 yaşındaydım ve devasa bir ata binip bir şeyleri havaya uçurabiliyordum--ve ateş vardı! Çok havalıydı.

-Karakterinin Hermione ile romantik bir şekilde öpüşmüş olması nasıl bir şeydi?

Rupert: Emma'yla olması çok garipti, özellikle öpüşürken. O çok güzel ve genç bir bayan, ama benim için, onu öpmek dünyanın en olmayacak şeyiydi. Ama Ron için hoş bir andı, diyalogu yapmak da çok eğlenceliydi. Küçük, kızıl saçlı çocuklara sahip olmak da çok hoştu.

-En sevdiğin sihirli şeker hangisi?

Rupert: Binbir Çeşit Fasulye Şekerlemeleri çok eğlenceli, aslında! Sabunlunun bağımlısı oldum. Sabun ve toprak, ikisi de çok hoş!